Kutup Ayısı Nanuk ve Perili Köşkteki Çocuk

486 kez görüntülendi

Sponsorlu Bağlantılar

Gökyüzünde dans eden yeşil, sarı, mavi ve mor renkli kuzey ışıklarıyla göz kamaştıran, tüm canlıların huzur içinde yaşadıkları bir adaya, Kanuk Adası’na davetliyiz. Gönül isterdi ki tüm hikâye burada geçsin ama Merve ve Begüm Çalımlı kardeşlerin kitapta detaylıca anlattıkları ve biz insanların neden olduğu malum sebepler bizi bu adadan koparıp kirli göğü ve bulanık deniziyle iç karartan bir şehre sürüklüyor. Tıpkı sevimli kutup ayısı Nanuk’un üzerinde yaşadığı ve erimeye yüz tutmuş buzulların sürüklenişi gibi.

Arkadaşlarını ararken Kuzey Buz Denizi’ne düşüp şehre kadar gelen Nanuk’un yaşadıkları küresel ısınma, iklim değişiklikleri, soyu tükenmekte olan canlılar, fosil yakıtlar, doğanın dengesi gibi konular etrafında insanlığı, kendini sorgulamaya davet ediyor.
Çok geçmeden kendini bir senfoni orkestrası konser salonunda bulan Nanuk’unsa insanlara söyleyecek çok şeyi var; müziğin birleştirici, sihirli gücüne, dayanışmaya ve doğaya kulak verenler için.

PERİLİ KÖŞK’TEKİ ÇOCUK

Öğretmen ve yazar Nehir Yarar’ın kitaplarının sevilerek okunmasında mizahi dilinin, akıcı kurgularının olduğu kadar çocukların mutluluklarını, sevinçlerini, hüzünlerini ve kaygılarını yine onların bakışıyla dile getirmesinin payı büyük. Belli ki “Aynam çocuklardır” diyen yazarın anlattığı hikâyeleri çocuklar da kendi aynaları gibi görüyor.

Yarar’ın daha isminden başlayarak esrarengiz ve macera dolu bir hikâye vaat eden son romanı ‘Tavan Arası Sırları’ da bu nitelikleri fazlasıyla taşıyor. Önünden gelip geçenlerin Perili Köşk ismini taktığı eski, bahçeli bir evde yaşayan Yiğit’in, arkadaşları orada yaşadığını anlamasın diye evden gizli gizli çıkışları ve mutsuzluğu, yetişkinlerin göz ardı edebileceği pek çok şeyin çocukların kalbinde nasıl yankı bulduğunu gösteriyor.

En büyük hayali arkadaşları gibi apartmanda yaşamak olan Yiğit’in bu dileği tam da hayalinden vazgeçtiği, evini çok sevmeye ve göğsünü gere gere arkadaşlarını kocaman bahçesine davet etmeye başladığı anda gerçekleşiverir. Ailesinin borçları nedeniyle ev satışa çıkmıştır ve Yiğit eski masum dileği yüzünden çok pişmandır.

Evin, diğer karakterlerin hayatlarından izlerle zenginleşen hikâyesi kendini keyifle okutuyor. Sınıf arkadaşı Yavuz’a evi gezdirirken tavan arasında keşfettikleri geçmişten gelen sararmış bir not hem evin kurtulması için umut oluyor hem de Yiğit’le Yavuz arasında beklenmedik bir arkadaşlığı yeşertiyor. Bu arada her fırsatta sınıf arkadaşlarını hırpalayan, tatsız şakalar yapan ve bu yüzden de dışlanan Yavuz’un daha sonraki sağduyulu halleri başlı başına üzerinde düşünülmesi gereken ayrıntılar içeriyor.

Yaşına rağmen girişimci ruhunu kaybetmeyen bir anneanne, kitap tutkunu bir dayı ve umudun sözcülüğünü yapan iki arkadaşla renklenen, yer yer nefesimizi tutarak okuduğumuz bu macera gizemseverleri bekliyor.

Bu Konuyu Sosyal Medyada Paylaş

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.

Yorum Yaz


Yukarı Çık